Akçakoca CHP İlçe Başkanı Murat Albayrak ile gündemde yer alan konular üzerine röportaj yaptık. İşte o röportajın satır başları…
CHP ilçe başkanı olarak atandıktan sonra kadın ve gençlik kollarını yenilediniz mi?
Kadın ve gençlik kollarımızı yenilemedik. Bir önceki kadın ve gençlik yönetimlerimizle bu yıl sonunda yapacağımız olağan kongreye kadar devam edeceğiz.
İlçe başkanı olarak atandıktan sonra bugüne kadar neler yaptınız?
Delege çalışmalarımız başlıyor. Önümüzde seçimler var, onlarla ilgili Düzce ve Karabük’te düzenlenen eğitim çalışmalarına katıldık. Seçimler için yürütmemiz gereken yol ve yöntemleri belirledik. Seçim odaklı bir gündem üzerinde hareket ediyoruz.
Ortak Cumhurbaşkanı adayı olan İhsanoğlu’nu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Ekmeleddin İhsanoğlu’nu biz de herkesle birlikte tanıdık, daha öncesinden iyi bildiğimiz tanıdığımız bir isim değildi. Adaylığını öğrendikten sonra kendisini araştırdık ve gördük ki, kariyeri ve kişiliği düzgün bir isimmiş.
Sayın İhsanoğlu geçmişine bakıldığında hep iyi işler yapmış ve profesör ünvanlı biri olarak düzgün bir profile sahip adayımız.
CHP ve MHP’nin çatı adayı olmasını avantaj olarak görüyor musunuz?
Sayın İhsanoğlu hem MHP’yi hem CHP’yi hem de diğer partileri kucaklayabilecek bir şahsiyet. Benim adayım olduğu için ben kendisini araştırıyorum ama başkaları bunu yapmaz. O yüzden kendisinin çok çalışması ve ivmeyi yukarıya doğru alması lazım. Biz sabahtan akşama kadar çalışsak bile kendisinin seçmen kitlelerine kendini iyi ifade etmesi lazım.
Ortak aday için diğer partilerle birlikte ortak çalışma programı oluşturdunuz mu?
Yok… Öyle bir ortak çalışmamız veya ortak program oluşturma girişimimiz olmadı. Biz çalışmamızı çatı aday olarak değil de bizim kendi adayımızı destekleyen çalışmalar olarak ele alacağız. Mutlaka diğer siyasi partiler de bu şekilde çalışacaktır ve sonuçta bağımsız gibi yürütülen çalışmalar ortak aday için yürütülmüş olacaktır.
Kadınlar plajında yaşananlarla ilgili görüşleriniz nedir?
O plajda denize girmek isteyen aileler aslında kendi evlerine yakın bir plajda denize girmek istiyorlar. İstedikleri şey aslında onların en doğal hakları ama diğer yandan orası da yıllardan beridir kadınlar plajı olarak bilinen bir yer.
Kadınlar plajı, kadınların rahatlıkla kullandığı bir yer, onların elinden de orayı almayı düşünmek abes olur. Sadece Akçakocalılar değil, dışarıdan da o plajı sadece kadınlar kullanabiliyor diyerek gelen turistler var.
Burada sorunu çözebilmek için sivri bir dil kullanmamaya özen göstermek gerekir. Evinin önünde denize girmek isteyen aileler için bu nasıl en doğal hak ise, sadece kadınların girebildiği bir denizde yüzmek istemek de kadınlar için doğal bir hak.
Bu ortaya çıkan sorun ancak bir uzlaşmayla çözülebilir. Orada denize girecek aileler için plaj bir paravanla ayrılabilir. Siyaset devreye girdiği zaman sivri bir dil değil uzlaşma dilini kullanırsa bu soruna bir çözüm bulunur.
Her şeyden önce o plajı kullanan kadınların orada özgürce yüzmelerini garanti altına alınmak koşuluyla, eskiden nasıl kullanılıyorsa şimdi de aynı biçimde kullanılabilir. Ben yerel yönetimin bu sorunu uzlaşma temelinde çözebileceğine inanıyorum.
Ak Partili belediye’ye nasıl bakıyorsunuz?
Biz parti olarak Akçakoca’nın çıkarlarına olan her şeyi sonuna kadar destekleyeceğiz. Sonuca giden yollar farklı olsa da doğru işlerin arkasında olacağız. Ayrıca, eleştiri hakkımızı nasıl sonuna kadar kullanıyorsak gereken desteği de her zaman vereceğiz.
Mevcut yönetimle fikir alış verişinde bulunacağız. Ak Parti yapıyor diye biz ona köstek olalım şeklinde düşünmeyiz. Geçmiş dönemde Fikret Başkan’ın bazı yaptıklarına sırf CHP icraatları diye önüne engel konulmaya çalışıldı, biz bunu yaşadık fakat biz bu şekilde yapmayacağız.
Yapılacak olan doğru şeylere köstek olmak gibi bir düşüncemiz olamaz. Biz daha güzel bir memleket istiyorsak destek vereceğiz ama doğru bulmadığımız inanmadığımız, Akçakoca’nın çıkarına olmayan her şeyin önüne de geçeceğiz, gerekli müdahaleleri de muhakkak yapacağız.
İftar çadırı uygulaması hakkındaki görüşleriniz nelerdir?
İftar çadırı Ramazan’ın bir geleneğidir. Ama her ihtiyaçlı aile kalkıp o çadıra gitmez. Utandığı için çadıra gidemeyen insanlar var. Fikret Başkan zamanında izlenen yol doğru bir yoldu.
Çadır olayına karşı değiliz ama en çok hangi uygulamada ihtiyaç karşılanıyor buna bakmak lazım. Sonuç olarak iki yöntem de itiraz edilecek yöntemler değil.
Yorum yazarak Düzcenin Sesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Düzcenin Sesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Düzcenin Sesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Düzcenin Sesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Düzcenin Sesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Düzcenin Sesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Düzcenin Sesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Düzcenin Sesi değil haberi geçen ajanstır.