Düzce Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Metin Büyük gazetemize yaptığı açıklamada “ Pırıl pırıl, dört dörtlük bir oda bırakıyorum “ dedi.
Bakanlar Kurulu Kararıyla Mayıs Haziran aylarına yayılan TSO seçimleriyle ilgili olarak gazetemize açıklamalarda bulunan TSO Başkanı Metin Büyük, “ temsil kabiliyeti yüksek, kendi ayakları üzerinde duran, kendi öz sermayesi ile arsasını alan, mevcut binasının iskân problemlerini çözen, 8 yıllık görev sürem içinde siyaseti TSO’nun kapısından içeriye sokmayan bir başkan olarak vicdanım rahat olarak seçilecek arkadaşıma görevimi bırakacağım “ dedi.
Oda seçimlerinin ertelenmesini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bizim bir şey dememiz mümkün değil. Düzce TSO olarak öyle bir talebimiz olmadı. Her şey düzgün yürüyordu. Anladığım kadarı ile diğer odalarda, büyük şehirlerde NACE sisteminden dolayı bazı üyelerin sıkıntıları oluştu. Çok kolay değil. Bir milyon 300 bin üyenin tasnif edilmesi mümkün değil. Bazı oda başkanları seçimleri öne almışlar. Aday olmak isteyen diğer üyeler Şubat ayından dolayı sıkıntıya girmişler. Baskın seçimler yapılmak istenmiş. TOBB’a iletmişler, TOBB’da bunu haklı görerek Bakanlar Kurulu’na götürdü ve seçim takvimini 3 ay erteledi ve rahat seçim yapılmasını istedi. Düzce’de herhangi bir rahatsızlık oluşturmadı. Şeriatın kestiği parmak acımaz.
Nasıl bir TSO bırakıyorsunuz?
Buna üyelerin karar vermesi lazım. Fakat bunu yürekten söylüyorum pırıl pırıl bir TSO bıraktım. Ekonomisi ile parası ile alınan arsası ile imar durumu aşılan yeri ile yapılacak olan binanın projesinin hazır olması ile personel yapılması ile binanın jeneratörüne kadar hizmet araçlarına kadar, bilgisayar donanımına kadar kurumsal hale geldik. Yazı işlerinden, basın birimine kadar yapılandık. Gelen başkan sadece makamı temsil etme ile kendisini görevlendirsin. Herşey dört dörtlüktür. Kendine göre düzenlemeler yapılabilir ama civar illerinde başkanları da söylüyor güzel bir yapı kurduk. Benim titiz bir halimde var. Herşeyin iyi olmasını isterim. Herşeyi ile dört dörtlük bir TSO bırakıyoruz. Bazen gelenler enkaz aldık derler ya bizde böyle bir durum yok.
Düzce TSO’ya siyaset girdi mi?
Benim 8 yıllık görev sürem içinde her meslek örgütü ile beraber çalıştık. Bir toplantı yaptık ve bu toplantıyı TSO düzenlemiyor biz bütün oda başkanları ile yapıyoruz dedik. Aslında maddi manevi biz düzenledik. TSO olarak bütün kurumlarla ilişkilerimiz iyidir. Validen tutun belediyeye kadar sapla samanı karıştırmadık. Haddimizi ve ağırlığımız bildik. Olmamız gereken yerde durduk. Siyasetle hiçbir zaman karşı karşıya gelmedik. Fikirlerimizi beyan ettik. Sonuç olarak siyaseti yok saymamız mümkün değil. Her aldığımız kararda hükümetin aldığı kararlar var. Biz meslek örgütüyüz. Bizim bağlı olduğumuz bakanlık var. Biz istediğimiz gibi karar alamayız. Hiçbir siyasi yapı ile 8 yılda karşı karşıya gelmedik. Siyasiler bize samimi davrandı bizde samimiyet gösterdik. Ben AK Parti İl Başkanlığı yapmış kişi olarak buraya siyaseti sokmadım. Buraya gelen CHP, MHP, Saadet Partisi veya kim geldiyse sonuna kadar iyi karşılama yaptık ve Düzce misafirperverliğini gösterdik. Tabi ki benim de partim var ama bunları TSO yönetimine ve meclisine alet etmedim. Bu çizgiyi iyi koruduk.
Çilimli’ye kurulacak OSB’yi hakkında ne diyeceksiniz?
Çok doğru yatırım. Bunların imzasını attık. Eğer Çilimli’de ki SOB yapılacak yer tarım arazisi olmuş olsaydı zaten olmazdı ve en büyük mücadeleyi ben verirdim. Belediye orasını sanayi alanı olarak ayırmış. Hazır düz bir arazi varken tabi ki değişik yerlere bölük pörçük yerlerde sanayinin oluşmasını istemiyorum. OSB demek organize olmak demektir. Değişik yerlere bize sormadan yer almış yatırımcılar şu anda elektrik çektiremiyor, atığını atamıyor, yolunu yaptırmıyor. Biz bunlara üzülüyoruz. Düzce ovasına gelişi güzel fabrika yapmaktansa organize yapmak daha iyidir.
5084’ün bitmesinin ardından yaşananları nasıl değerlendiriyorsunuz?
Milletin yaptığı haberlerin tamamı yanlış. Teşvik indirimi atölyelerini kapatıp gidenlere yansımadı. Şubat ayından sonra yansıyacak. Bunlar ufak çaplı fason atölyelerdir. Bunlar yanlış hesaplardan dolayı kapanmıştır. Köklü tekstil fabrikalarının buradan gitme ihtimali sıfırdır. Colins, Düzce’de yatırım yapmak istiyor. İbişler diye tekstil devi firma Düzce’ye gelmek istiyor. Buradakilerin gitmesi imkansız. İstanbul artık taşmak üzere, şehir merkezlerine sığmıyorlar ve buraları kapatmak zorundalar. Bunların geleceği en yakın ve güzel yer Düzce’dir. Diyarbakır’a gitmezler. Baraj patladı, akan sular Düzce’ye geliyor. İzmit doldu. Düzce cazip olma özelliğini hiçbir zaman kaybetmez.
Yorum yazarak Düzcenin Sesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Düzcenin Sesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Düzcenin Sesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Düzcenin Sesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Düzcenin Sesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Düzcenin Sesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Düzcenin Sesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Düzcenin Sesi değil haberi geçen ajanstır.