Uzmanlar yaptıkları açıklamalarda fındıkta kalite ve verim düşüklüğünü hem ağaçların hem de insanların yaşlanmasıyla ilişkilendirdi. Ağaç köklerinin en az 100 yıllık olduğuna dikkat çeken uzmanlar, fındık bahçelerinde modern tarım uygulamaları yapılmasının gerektiğini belirtti.
Fındık Üreticileri Birliğine göre Türkiye’de, fındık tarımında bahçe yenilenmesinin, dal yenilenmesiyle yapılıyor olması yanlış bir yöntem. Köklerin değişmesi gerektiğini ifade eden Akbaşlı, “Bugün verimliliğin ne yaparsak yapalım artmayacağı bahçelerimiz var. Bunların bir an önce fidan teminiyle değişmesi lazım. Özellikle birinci standart bölgede 70 yıllık, 80 yıllık, 100 yıllık tesis edilmiş bahçelerimiz var. Bu bahçelerin, kökünden değiştirilmesi gerekiyor. Türkiye’de fındık tarımında bahçe yenilenmesi, dal yenilenmesiyle yapılıyor. Yaşlanmış fındık dalları, kesilerek, yanından çıkan yeni sürgündeki dallarla değiştirilerek, bahçenin gençleştirildiği zannediliyor. Oysa kök, 100 yıllık” şeklinde açıkladı. Akbaşlı’nın dediği gibi ağaçlar oldukça yaşlı durumda. Yenilenmelere gidilmezse verimde oldukça büyük bir kayıp yaşayabiliriz.
Gelecek 3 yıl fındık için verim ve kalitede nasıl bir artış sağlanabileceği konusunda çalışmalar yapılması gerektiği ve bu konunun konuşulması gerektiğini savunan Akbaşlı, “Bugün başlasak, önümüzdeki 20 yılda neleri değiştirebiliriz? 8 dönümleri nasıl 25 dönüme, 30 dönüme veya 50 dönüme çıkartabiliriz? Bunları nasıl bir tarım işletmesi haline getirebiliriz? Verimliliğin artırılması, maliyetlerin düşürülmesi, malın kalitesinin ortaya çıkarılmasını nasıl yaparız?’ı, belki önümüzdeki 3 yıl boyunca tartışmalıyız” şeklinde ifade etti. Ne kadar erken farkedilip, konuşulmaya başlanırsa o kadar çabuk çözüme ulaşılabileceğini vurgulayan Akbaşlı genişletilen arazilerin ne şekilde tarım işletmesine dönebileceğinin de altını çizdi.
“Değişime Ayak Uydurmalıyız”
Türk fındığında modern tarım uygulamalarına geçilmesi gerektiği sürekli gündeme gelen konular arasında gösteriliyor. Fındıkta ilerleme kaydedebilmek için 30 yıl önceki yöntemlerden vazgeçmemiz ve değişime ayak uydurulması gerektiği önerilen başlıca çözümlerden biri.
ÇAKILDAK FINDIK FİYATLARI ATAKTA, ÜRETİCİSİ MUTLU!
Ordu Altınordu Ziraat Odası Başkanı Selami Akarsu da fındık bahçelerinin oldukça yaşlı ve bakımsız olduğuna değinerek açıklamalarda bulundu: “Dallarımız, yaşlı olduğu için kuruyor. Mutlaka bunların, yenilenmesi gerekiyor. Yenilenmesi noktasında ne yapılabilir? Tarım Bakanlığı’mız, üzerinde çalışarak, bahçesini dönüm dönüm yenileyen üreticimiz olursa dönüm üzerinden ürün kaybını önlemek için destekleme yapılabilir. Sertifikalı fidan sorunumuz var. Ocakları yenilemek için fidanımız yok. Bu sorunu komşu köylerden, yüksek takımlı köylerden temin ederek, çözüyoruz. Biz, fındığın merkeziyiz, fındığın başkentiyiz; ama hala sertifikalı fidan sorunumuz var. Üreticimiz geldiğinde esnafa veya herhangi bir yere belli satış noktalarından sertifikalı fidanlarını alıp, bahçelerini yenileme yöntemine gitmesi gerekiyor bu büyük bir eksiklik. Bu konuda çok geç kalındı.”. Akarsu Fındık konusunda lider konumunda olmamıza rağmen hala sertifikalı fidan problemleri yaşıyor olmamıza dikkat çekti.
“Bazı Ağaçlar ömrünü Tamamladıysa Verimi Bitmiştir”
Karadeniz Fındık ve Mamulleri İhracatçılar Birliği (KFMİB) Başkanı Edip Sevinç de bu yorumlara ek olarak ağaçların ömürlerini tamamlamaya başladığını ve bu yüzden de verim kaybı olabileceğini kaydetti. Sevinç, “Ağaçlarımız, 100 senelik hatta 100 senenin üzerinde ağaçlar var. Tabi her şeyin bir ömrü var. Dolayısıyla ömrünü tamamlamış artık kökleri özelliğini kaybetmiş ağaçlarımızla verimli bir tarımı devam ettirmek mümkün değil. Hem ağaçların yaşlanması hem köyde yaşayan insanların azalması hem de modern tarımın gereğini üreticinin yapmaması sebebiyle son yıllarda fındıkta verim azaldı” diye konuştu.
Üründe ve üreticide ki yaşlılık tarıma da etki ediyor. Kalite ve verim artışı için yenilikçi çalışmalar yapılması şart. Zamana ayak uydurarak fındığımızın değerini kaybetmesine engel olmaya çalışmamız lazım. Köylerde fındık üretimi yapan üretici sayısında da azalmalar yaşanıyor. Bu da üründe ki verimi etkileyen faktörler arasında gösteriliyor.
Yorum yazarak Düzcenin Sesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Düzcenin Sesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Düzcenin Sesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Düzcenin Sesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Düzcenin Sesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Düzcenin Sesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Düzcenin Sesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Düzcenin Sesi değil haberi geçen ajanstır.