Yüce Allah, kutsal kitabımız Kur’an’a ilk ayet olarak “İqra”yı, yani “Oku!” emrini yazdı. “Oku!” ayetinden sonra indirilen ilk sure de “Kalem” suresidir. Yani, yüce Allah ilk olarak okumayı ve yazmayı emrediyor.Çünkü yüce Allah’ın büyük isimlerinin en tepesinde “Alim” sıfatı vardır. Yani, İslamı kabul eden her Müslüman, bir mesele hakkında karar vermeden önce o meseleyi bilmesi ve anlaması gerekiyor.
Bilmek ve anlamak için de okumak gerekiyor. Okuma-yazma bilmiyorsa eğer, bir bilenden dinlemesi gerekiyor. Cahil-cuheda güruhunda saf tutmamak için okumak ve öğrenmek gerekiyor. Aksi taktirde gülünç duruma düşersiniz.
Hayır bütün CHP'lileri kastetmiyorum tabi. Kör ideoloji uğruna gözlerini ve kulaklarını hakikate kapatan, inatla cahillik edenleredir sözüm. Herkesin doğrusu her zaman doğru olmayabilir ama hakikat değişmez. Gerçek olan birilerinin doğruları değil, ortada duran ve herkesin görebildiği hakikatlerdir. Hakikati kim haykırıyorsa, hakkı söyleyen odur. "İlim Çin'de dahi olsa gidin, öğrenin!"tavsiyesi, İslamın düsturudur. Bu düsturda uzak olduğu için değil, putperest bir toplum olduğu halde Çin'e bile gidin diyor. Yeterki okuyun ve öğrenin diyor dinimiz.
Şimdi bu uzun girizgahtan sonra lafı nereye getireceğimi merak edenleri bekletmeden yazayım: Referandum muhabbeti! Bendenizi böyle uzun bir giriş yazmaya iten sebep ise cahil bir kızımızın referandum hakkındaki görüşleri. Tv muhabiri mikrofonu uzatıp niye Hayır oyu vereceğini soruyor genç bayana. Verdiği ilk cevap elbette CHP'nin yumurtladığı saçma gerekçe: "Tek adam rejimi istemiyorum. Ülkeyi tek bir insanın yönettiğini ve her istediğini yapan bir diktatör olsun istemiyorum!"
Muhabirimiz soruyor: "Değişiklik istenen anayasa maddelerinin hangisinde yazıyor bu? Böyle bir madde yok hatta şimdi ki yetkileri daha fazla. Siz okudunuz mu bu maddeleri?"Okumamış tabi, CHP'nin hipnozunun etkisiyle cevap veriyor kızımız:"Eğer evet dersek ve kabul edilirse can ve mal güvenliğimiz kalmayacak. Tek adam rejimi gelecek ve ülkemiz felakete doğru gidecek!"
Hoppala!
Can ve mal güvenliğimiz kalmayacak mı?!
Tv muhabiri hayretle tekrar tekrar soruyor: "Böyle bir kanıya nasıl vardınız? Bu referanduma giden 18 maddenin hangisinde yazıyor?"Kızımız eveleyip geveliyor: "Öyle olduğunu biliyorum. Var bu maddeler, herkes söylüyor!" Muhabirimiz ısrarla soruyor: "Siz bu anayasa maddelerinden herhangi birini okudunuz mu?"
Kızımız tüm cahilliği ile cevap veriyor: "Okumadım ama ben böyle olduğunu biliyorum. Artık konuşmak istemiyorum!"
Evet, konuşmayın bir zahmet. Bu cehaletinizle konuştukça saçmalıyorsunuz, saçmaladıkça batiyorsunuz.
Referanduma giderken hali pür melalimiz özetle budur efendim. Kelli felli anamuhalefet partisi CHP'nin seçim propagandası için dayandığı argüman budur. Tek adam istemiyoruz!
Hani amiyane tabirle, "Yahu dinime küfreden bari müslüman olsa!" diyesi geliyor insanın. Ya da, "Yavuz hırsız ev sahibini bastırır!"derler ya, tam da CHP'nin argumanina uyan deyimler. Daha Milli Şef'iniz İnönü'nün diktatoryal uygulamalarının izleri duruyor. Despotlugun alasını yaptı, kimseye söz hakkı vermedi. Atatürk'ün aziz hatırasına darbe üstüne darbe indirdi. Paralardan ve pullardan Atatürk'ün resimlerini kaldırıp kendi resimlerini koydu. Millete çayı-sekeri ve ekmeği karneyle gıdım gıdım verdi. Baska partilerin kurulmasina izin vermedi. Amerikanın baskısıyla kerhen ikinci bir parti kurdurdu. Merhum Adnan Menderes, sırf İnönü daha fazla zarar vermesin diye "Atatürk'ü Koruma Kanunu"nu çıkardı!
Size bir tık uzakta; girin arşivlerde neler var, İnönü neler yapmış neler yapmamış! İnönü'nün CHP'si mi Tayyip Erdoğan'ın Ak Partisi mi? Kim despot, kim diktatör gözlerinizle görün.
Tabi bunun için önce okumaya karar vermeniz lazım. Okuduğunuz zaman CHP ve HDP'nin yumurtladığı gibi Hayırda bir hayr olmadığını göreceksiniz. Asıl felaketlerin bu sistemle geldiğini yakın geçmişimizi okuduğunuzda şahit olacaksınız. Osmanlı tek adamla 600 yıl dünyaya hükmetti, bunu hatırlayacaksınız. 12 eylülde neler olduğunu, 28 şubatta ve 2001 krizinde bugünkü "çift adam sistemi"nin hangi felaketlere neden olduğunu anlayacaksınız.
Bu anayasa değişikliği Tayyip Erdoğan'a baki değil. Okursanız eğer, bugünkü Cumhurbaşkanı yetkileri yeni sistemden çok daha fazla olduğunu ve hatta dünyada Kuzey Kore dışında hiçbir ülkenin başkanının bu yetkilere haiz olmadığını göreceksiniz. Bugün Cumhurbaşkanı vatan hainliği dışında hiçbir suçtan yargılanamaz, istediği zaman hükümet kurar görevden alır, ama kendisi görevde kalır! Ancak yeni sistemde, her suçtan dolayı yargilanabilir. Meclisi fethettiği zaman kendisi de otomatikman seçime gider. Yani kendi koltuğunu da kaybeder.
18 anayasa maddesinde okunması gereken, bilinmesi gereken çok şey var.
Sahi, siz "hayır"dediğiniz bu maddeleri okuyacak mısınız artık? Zira, cehalet ve cahillik çekilir birşey değil!
Hafızlık ve Ezan Bölge Yarışması!
ERDOĞAN DÜŞMANLIĞI SİZİ YOK EDECEK!
Dilleri fırıncı küreği, vicdanları taş olanla
Yaşamın anlamsız rezilliğine dair…
Karasız Ülkücülere Ağabey Formülü!
Cüneyt Zapsu’dan Ali Haydar Gören’e
Sınav kaygısı ve baş etme yöntemleri
Yemenici'ye “Bi Halley” Oluyor…
Birileri zekâmızla dalga mı geçiyor?