15.12.2020 tarihinde “Yağmur ve artezyen suları neden boşa aksın?” başlıklı bir köşe yazısı yazmıştım.

Son günlerde ülkemizde baş gösteren kuraklık ve özellikle içme suyunun azalması nedeniyle 15.01.2021 tarihli basında “İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Meclisinde 14.01.2021 tarihinde kabul edilen İstanbul İmar Yönetmeliği Taslağına göre 1000 metrekarenin üzerindeki yapılarda yağmur suları için sarnıç zorunluluğu getiriliyor” şeklinde bir haber çıktımıştı. Haber aynen şöyleydi:

“İBB Meclisi Ocak ayı ikinci oturumu Yenikapı Avrasya Gösteri Merkezi'nde gerçekleştirildi. Meclis 1. Başkanvekili Zeynel Abidin Okul başkanlığında yapılan toplantıda ‘İstanbul İmar Yönetmeliği Taslağı’ da ele alındı.

Taslağa göre 1000 metrekarenin üzerindeki parsellerde, kamu yapılarında, alışveriş merkezi ve inşaat alanı 5 bin metrekareyi geçen ticari yapılarda binaları zemin suyundan korumak, bahçe sulamak, oto yıkama, tuvalet rezervuarları vb. işlerde kullanılmak üzere bir drenaj sistemi oluşturularak, ‘çatı ve zemin sularının yer altında oluşturulacak sarnıçta toplanması zorunlu hale getirildi.’

Oylamaya sunulan gündem maddesi ile ilgili söz alan İBB Meclisi AK Parti Grup Başkanvekili Mehmet Tevfik Göksu, ‘Bu düzenlemenin hem çağın şehir tasavvuru açısından çok anlamlı olduğunu hem de çevresel bilinç açısından çok önemli bir hamle olduğunu düşünüyorum. İstanbullulara hayırlı olsun diyorum.’ şeklinde konuştu.

İBB Meclisi CHP Meclis Üyesi Sedat Özkan da alınan kararın, Çevre ve Şehircilik Bakanlığının onayı sonrası resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe gireceğini bildirdi. ‘İmar ve Bayındırlık Komisyonu ile Kentsel Yenileme Komisyonu ortak raporu’ Meclis'te oy birliğiyle kabul edildi.” AA. 

***

15.12.2020 tarihinde “Yağmur ve artezyen suları neden boşa aksın?” başlıklı köşe yazıma gelen yorumlar vardı.

Vatandaş rumuzu ile gönderilen yorum: Çok iyi düşünülmüş ve kaleme alınmış. Zamanlama olarak da çok uygun olan bir yazı. Tebrik ediyorum. Yazı için Herhangi bir sorun yok. Ancak ben olsam Belediye imar müdürlüğündeki yeni yapılan ve revaçta olan villa projelerini talep edip bunları hesaba katarak sayısal rakamlar verirdim. Çünkü hepsinin bahçesi olacak. Bu villalar hatırı sayılır ölçüde paralara satılıyor. Bu kadar maliyetlere neden yağmur suları ile ilgili proje eklenmez. Bir de bu yazıda en önemli ikinci eksik, acaba bu konuda diğer ülkeler nasıl yapıyorlar ve yaptırımlar nelerdir? O zaman bu yazınız tadından yenmezdi.

Düzce depreminden sonra birçok ülke su kıtlığı ile alakalı hazırlıklar yapıyor. Kampanya yapıyor. Bizler aslında bu konularda çok bilgiliyiz. Ama uygulamada tembellik gösteriyoruz. Maalesef gösterişi ve havayı da çok seviyoruz. Yazı, çok çok çok faydalı! Artık kentler teknolojik imkanlardan faydalanarak idare edilecek. İşin içinde belediyeler de var. Bu konuda çok iyi çalışan diğer belediyelerden istifade edilebilir. Onlar ile görüşüp ne kazanabilir ne yapabiliriz gibi araştırmalar yapılıp bilgi alınabilir. Hazırlık yapmalıyız.

Fırat TOPDEMİR rumuzu ile yazıma gönderilen yorum: Hocam yazınız bana bir hatıramın canlanmasını sağladı. 1970’li yıllarda ara tatillerde Mardin’e halamın yanına giderdim. Orada hemen her evde çatılara yağan yağmur ve kar suyunu toplayan kuyular vardı. Bunlar kış boyunca toplanır, yazın da içme suyu olarak kullanılırdı.100 yıllık eski evlerdi. Yıkıma uğramadıysa o evleri Mardin’e gidip görebilirsiniz de.

***

Sarnıç ne demek? Sarnıç: Doğal olarak bulunan ya da özel olarak yapılmış, kullanılmak üzere yağmur sularını biriktirmeye yarayan yeraltı su deposu veya gemilerde vb. bulunan, sacdan yapılmış içme suyu deposu.

Aklın yolu birdir. Böyle bir karar diğer belediyelerimiz için de örnek olamaz mı? Hoşça kalın.