"Kitaplarda bir şeyler olmalı... Hayal edemeyeceğimiz şeyler; orada bir şeyler olmalı."
“Montag: Bir kadın kitaplar uğruna yanabiliyorsa, kitapların içinde bir şeyler olmalı... “
Kitap okuyan şanslı insanlardan biriyseniz, eline kitap almamış insanların size bu kitapları nasıl okuduğunuzu sorduğu o anları yaşamış olmalısınız. Kitap okumayan insanların bilemeyeceği bir dünya ayrı bir evrene şahit olmak ama bir o kadar da yaşadığımız topluma, zamana uyum sağlamamızı onu nasıl daha ileriye götürmemize yardımcı olur. Tabi kitaplarda yozlaşırsa o zaman ne olur?
Fahrenheit 451 kitabını okuduğumda ne kadar etkilendiğimi hatırlıyorum. Tek bir nefeste okumuş gibiydim. Kitapların yakıldığı bir dünya düşünemedim her ne kadar yasaklı kitapların zaman zaman yakıldığını bilsem de bu kitaptaki distopik ülkede tek bir kitabı bile barındırmak yasak.
Guy Montag bir itfaiyeciydi. Televizyonun hüküm sürdüğü bu dünyada kitaplar ise yok olmak üzereydi zira itfaiyeciler yangın söndürmek yerine ortalığı ateşe veriyordu. Montag’ın işi ise yasadışı olanların en tehlikelisini yakmaktı: Kitapları.
Montag yaptığı işi tek bir gün dahi sorgulamamıştı ve tüm gününü televizyonla kaplı odalarda geçiren eşi Mildred’la beraber yaşıyordu. Ancak yeni komşusu Clarisse’le tanışmasıyla tüm hayatı değişti. Kitapların değerini kavramaya başlayan Montag artık tüm bildiklerini sorgulayacaktı.
İnsanların uğruna canlarını feda etmeyi göze aldığı bu kitapların içinde ne vardı? Gerçeklerin farkına vardıktan sonra bu karanlık toplumda artık yaşanabilir miydi?
Kitapta başka bir itfaiyecinin neden kitapları yakmaya başladıklarını anlatıyor ve ben o gerekçeyi okuduğumda acaba dedim, biz o sürece tahmin ettiğimizden daha mı yakınız.
Bu arada Fahrenheit 451 kağıdı yakıp kül edebilecek bir ısı derecesi. Yazarın bu başlığı nasıl bulduğunu da kitabın başındaki ön sözde okuyabiliyorsunuz.
Ray Bradbury Kimdir?
Ray Douglas Bradbury 22 Ağustos 1920 yılında A.B.D Illinois’de dünyaya gelmiştir. Ünlü yazar İsveç göçmeni bir anne ve telefon telleri çeken bir babanın oğlu olarak dünyaya geldi. Çocukluğunu Waukegan’da bulunan Carnege kütüphanesinde geçirdi.
Kütüphaneleri o kadar çok seviyordu ki gününün çoğunu orada geçiriyordu. Böylelikle ileride yazacağı kitapların temellerini de burada atmış oldu.
Ailesi ile ülkeyi gezdiği iki yıl boyunca her mola yerinde Ray’ın yaptığı ilk şey oranın kütüphanesini bulmaktı. Ailesinin Los Angeles’a taşınmasından sonra burada bir liseye kayıt oldu ve okulunu başarı ile bitirdi. Okul yıllarında da çok çalışkan bir öğrenciydi. Başarılı bir öğrenci olmasına rağmen üniversiteye kayıt yaptırmadı ve gazete satmaya başladı.
Ray Bradbury 12 yaşında kısa hikayeler yazmaya başlar. Bu hikâyelerinden biri dergide yayınlandığında yaşı 20’li civarlardadır.
Lise bittikten sonra sokak köşelerinde kitap satan Ray Bradbury kütüphanelerde verilen küçük not kâğıtlarına yazmaya başlar.
Kendisinin ifadesi ile 28 yaşına geldiğinde kütüphaneden çıkar ve 30 yaşına geldiğinde kitabını yazması ve bastırması için yeterli parası yoktur.
Kaliforniya Üniversitesi’nde gezerken bir yerlerden daktilo sesini duyar. Kiralık daktilo odası olduğunu öğrenince sevinçten delirmiş halde yazmaya başlar.
Ray kitabını yazarken kısa öyküleri de zaman zaman dergilerde yayınlanıyordu. Fahɾenheit 451 bittiğinde yayınlatacak dergi bulamaz. Genç bir editör kitabı satın alır. Bu şekilde Ray Bradbury Fahɾenheit 451 kitabını yayınlatarak dünyanın en iyi distopik eserlerinden birini okuyucusuyla buluşturdu ve tüm dünyanın kendisini tanımasını sağladı.
Ray Bradbury 400’den fazla kısa öykü yazmış, 50’den fazla ontoloji kitabında öyküleri yayınlanmıştır. Aynı zamanda 20 kadar tiyatro oyunu, çocuk hikayeleri, tv senaryoları ile çağımızın en üretken yazarlarından biri olmuştur.
Hayranları tarafından bilim kurgu yazarı olarak anılsa da kendisi bu durumu kesin bir dille reddetmiş ve şu sözlerle açıklamıştır. Ben bilim kurgu yazmıyorum, yazdığım tek bilim kurgu Fahɾenheit 451’dir. Çünkü gerçeğe dayanılarak yazılmıştır. Bilim kurgu gerçeğin tasviridir, fantezi değil. Fahɾenheit 451 dışında bilimkurgu alanında verdiğim başka eserim yoktur.’
Ray Bradbury eşi ile de bir kütüphanede tanışmış ve bu evliliğinden 4 kız çocuğu olmuştur. Büyük yazar 5 Haziran 2012 yılında 91 yaşında Los Angeles’te yaşama veda etmiştir.
İl’deki Çalışma Düzeni ve Siyaset!
BİZ NE PKK, NE FETÖ VE NE DE YUNANİSTAN’LA SA
MALİ DİSİPLİN TEDBİRLERİNE NEDEN İHTİYAÇ DUYU
SİZİN DE OTOBÜSÜNÜZ OLSUN! ANCAK!!!
Ömer Küçük Bey'in Faruk Özlü beyefendiye açık
İnce Muharrem’den kaba salvolar!
Dilleri fırıncı küreği, vicdanları taş olanla
Yaşamın anlamsız rezilliğine dair…
Karasız Ülkücülere Ağabey Formülü!
Cüneyt Zapsu’dan Ali Haydar Gören’e
Sınav kaygısı ve baş etme yöntemleri
Yemenici'ye “Bi Halley” Oluyor…
Birileri zekâmızla dalga mı geçiyor?