23.08.2017 tarihinde “Yok mu bu vatandaşın derdine bir çare?”
28.11.2017 tarihinde “Saadet teyzenin yol işi ve Teşekkür!” başlıklı yazılar yazmıştım.
Saadet teyze 28 Şubat 2017’de Düzce DSİ şube müdürlüğüne tarlasına geçit hakkı için müracaat etmişti. O iş hala sonuçlanmadı! Bu yazı bir şikayet değildir. Bu yazı sadece bir serzeniş ve çalışma anlayışımızı ortaya koymak içindir. Saadet teyze her birimizin annesi, ablası, kardeşi, büyükannesi olabilirdi. Burada anlatmaya çalışacağım konu devletin kurumlarında hala, vatandaşa karşı göstermemiz gereken olgunluk ve pratikliğimizi gösterememiş olmamızdır. Afrin’e 58 günde girdik. Düzce’deki tarlamıza 391 günden beri giremedik! Bunun izahı nedir?
Hem devlet memuru, hem de vatandaş olarak işin içinden gelen birisiyim. Devlet kurumlarında işi olan vatandaşın karşılaştığı durum maalesef bazı kurumlarda pek değişmiş gibi görünmüyor. Kimse de burnundan kıl aldırmıyor. Kurum çalışanlarından bir kişinin yaptığı hatalı bir davranış, o kurumu toplum gözünde olumsuz göstermeye yetiyor. İşini düzgün yapan kurum müdürü veya diğer çalışanlar da yapılan bir hatalı davranış yüzünden aynı kefeye konuluyor. “Bir zincir zayıf halkası kadar güçlüdür” sözü işte burada kendisini gösteriyor!
Mesela; vatandaş, tarlasının kenarından geçen kanaletler nedeniyle tarlasına giremiyor. Bir sürü yazışmalar ve mücadeleden sonra vatandaş, tarlasına girebileceği şeklinde Orman ve Su İşleri Bakanlığından gelen evrakını DSİ Düzce şube Müdürlüğünden alıyor. Ama bu da yetmiyor. Bunun uygulamaya geçirilmesi için evrak tanzimi gerekiyor. Nasıl mı? Hikayeyi anlatayım;
Vatandaş; Daha önce DSİ Düzce şube Müdürlüğünden aldığı geçit hakkı evrakını özel idareye veriyor, orası da Lihkab’a yönlendiriyor. Lihkab’tan işlem görmüş evraklarını alıyor. Lihkab görevlisi vatandaşa diyor ki; Sen bu evrakları al, Tapu İl Müdürlüğüne git. Giderken de yanında DSİ şube müdürlüğünün daha önce size verilmiş olan yazılar, kimlik belgeniz ve 2 adet de fotoğraf bulunsun.
Vatandaş Tapu İl Müdürlüğüne, tapu işlemini başlatmak üzere gidiyor. Tapu İl Müdürlüğü DSİ’den de bir görevlinin burada hazır olması gerektiğini söylüyor. Vatandaş, tamam ben şimdi DSİ’yi ararım gelirler diyor. DSİ Düzce şube müdürlüğünü telefonla arıyor ve diyor ki, Tapu Müdürlüğü sizden de bir kişinin tapu müdürlüğünde olması gerektiğini söylüyor.
DSİ il müdürlüğünden telefona çıkan vatandaş tamam diyor, yarım saate kadar bir arkadaşımız orada olacak. Ama DSİ’den gelen yok. Vatandaş DSİ’yi tekrar arıyor ve aldığı cevap; Beyefendi siz harç yatırdınız mı? Vatandaş, bana şu ana kadar hiç kimse harç yatırın demedi ki. Vatandaş, siz görevlinizi gönderin ben nereye kaç lira yatırmam gerekiyorsa yatırırım. Cevap; Biz oraya o iş için görevlendirilmek üzere bir arkadaşımızın ismini Bakanlığa yazı ile bildirdik. Yazı gelir gelmez ilgili kişiyi Tapu il müdürlüğüne göndereceğiz!
Vatandaş Tapu İl Müdürlüğünde tapu işlemeleri için görevli bekliyor. DSİ Düzce şube müdürlüğü de Ankara’ya yazıyı yazdık diyor! Tabi ki vatandaş bu durumda çileden çıkıyoor! Vatandaş acaba söyleneni mi anlamıyor desek; Vatandaşa Özel idare müdürlüğüne git deniliyor gidiyor. Özel idare Lihkab’a git diyor gidiyor. Lihkab vatandaşa Tapu il müdürlüğüne git diyor gidiyor. Tapu İl Müdürlüğü vatandaşa siz buraya geldiniz ama DSİ’den de birisinin burada olması lazım diyor. Vatandaş DSİ’yi arıyor. Yani derdini anlatabiliyor.
Bu durumda vatandaş haklı olarak diyor ki; bana şu bankaya gideceksin, şu kadar harç yatıracaksın deseler ben bunu yapardım. DSİ bana, tapuda görevlendireceğimiz arkadaş için Ankara’ya yazı yazdık, yazının cevabı geldiğinde sizi haberdar edeceğiz dese ben bunu anlamam mı? Bu iş için 13 ay bekledim bir ay daha beklerdim!
Hal böyle olunca vatandaş, bir kişinin eksik bilgi vermesi nedeniyle devletine güceniyor. Bu durumu Orman ve Su İşleri Bakanımız Veysel Eroğlu bir şekilde duysa buna verilecek cevabımız var mı?
Bu yazıdan sonra hiç kimse kendisini şu şekilde savunmasın. Efendim biz Saadet teyzeye veya eşine bunu söylediydik. Söylemiş de olabilirsiniz. Vatandaş söyleneni anlamamış veya unutmuş da olabilir. Bir daha söyleyin ne olur? Vatandaş anlamadıysa 10 sefer daha söyleyin ne olur? Önemli olan sizin ne söylediğiniz değil, vatandaşın ne anladığıdır.
Elektronik ortamda buna benzer işlerin süresi kaç saniyedir? Afrin’e 58 günde girdik ya. Bu gün tarih 26.03.2018. aradan 391 gün geçti ve vatandaş hala tarlasına geçit hakkı alamadı. Kim bu işin sorumlusu? Sebebi ne olursa olsun bu tür tavırlar, gecikmeler vatandaşı yoruyor ve üzüyor. Buna hakkımız var mı? Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın sık sık dikkat çektiği ‘bürokratik oligarşi’ herhalde bu olsa gerek! Valilik bünyesinde oluşturulan 'Açık Kapı Milletin Kapısı' bu ve buna benzer konuların çözümünde inşaallah etkili olur. Hoşçakalın.
Yorum yazarak Düzcenin Sesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Düzcenin Sesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Düzcenin Sesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Düzcenin Sesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Düzcenin Sesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Düzcenin Sesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Düzcenin Sesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Düzcenin Sesi değil haberi geçen ajanstır.
Yorumlar
(4)HACI - Kamu Kurumu işleminde kurumun yazılı başvuru için yeterlidir.Posta ile gönderseydi DSİ nolacaktı.almayacakmı,işleme başlamayacak mı.Tapu Tüzüğü 18.md.İmza aşamasında gelir yetkili kişi.Yanlış.Kişierin işlemlerinde bizzat veya vekaletli vekili gelir
vatandaş - Mesele vatandaşa gereken önemin verilmemesi. Vatandaş olmasa devlet memuru bulunduğu yerde olabilir mi? Vatandaş var, devlet memuru var. Vatandaş yok, devlet memuru da yok. bir vatandaş 13 ay bekletilir mi yaa.
düzceli - Yazar ne güzel yazmış. Afrine 58 günde girdik, tarlaya 13 ayda giremedik. Bunu Cumhurbaşkanı duymasın.
Düzcesiz - Sizi tebrik ediyorum. Gerçekten vatandaşın bir derdini dile getirdiğiniz için. Benzer durumlar sadece düzce değil tüm halkın sorunu. Ama tek sebep memurlar değil bence. Bitmek bilmeyen bürokratik mevzuat. İhtiyacı karşılayan pratik uygulanabilir yöntemlerin, siyasi sorumlular tarafından hızla hayata geçirilmesi gerekiyor. Saygıyla...
Yazılan yorumlardan Düzcenin Sesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz. Sitemizin Topluluk Kurallarına uymayan yorumlar yayınlanmaz. Yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Düzcenin Sesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Düzcenin Sesi değil haberi geçen ajanstır.